GENÇ WERTHER'İN ACILARI
"...Şu anda onunla aynı duyguları paylaşanlara gelince; onun çektiği acılar sizi teselli etsin ve alın yazınızdan ya da kendi kabahatinizden ötürü daha yakın başka bir arkadaş bulamıyorsanız, bu kitap size arkadaş olsun." demiş ön sözde.
Evet, arkadaş oldu... Sanki benimle konuştu Werther. Ben Wilhelm oldum. Ama zaman zaman yer değiştirdim. Çünkü Werther o kadar güzel cümlelerle ifade ediyordu ki hissettiklerini ve yaşamı, onun yerinde olmak istedim.
"Kentin dışında kendime bir yer bulmak, gözden uzak bir yerde kendime ait bir kulübe inşa etmek ve orada daha yalın bir yaşam sürmek konusundaki sevdamı bilirsin. Burada da bana çok çekici gelen bir yer buldum."

Son zamanlarda sakin, sade günler geçirme isteğimin karşılığı gibiydi bu cümleler. Okurken kendi kendime gülümsedim. Çeşitli sebeplerle hayatımızı karmaşa hâline getiriyoruz. Yorgun ve kırgınız. Hâlbuki mutlu olmanın tek bir yolu yok ki! Anlamayı ve anlaşılmayı beklerken bitkin düşen mutsuzlukla yoğrulan ruhlarda ibaretiz. Durup düşünmeye, bir nefes almaya vakit ayırmadan yaşamaya çalışıyoruz. Werther'in cümleleri ile kendime geliyorum:
"Diyorum ki sana sevgili dostum, aklımın karmakarışık olduğu bir anda, varoluşun dar çerçevesinde mutlu bir kayıtsızlık içinde yaşamını devam ettiren, günü gününe başının çaresine bakan, yaprakların ağaçlardan döküldüğünü görünce kışın geldiğinden başka bir şey düşünmeyen bu türden bir varlıkla karşılaşmak tüm karmaşayı dindiriveriyor."
Aslında durum bu kadar basit: "Yaşamın tadını çıkartmak için üstünde durulabilecek küçücük bir toprak parçası yeterlidir, altında yatmak içinse daha az."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder